Eastpak‘in bu yıl 10 ülkede gerçekleştirdiği, yazan, çizen, üreten ve paylaşan kadınların bir araya gelip deneyimlerini birbirlerine aktardığı #shewears turuna canım Çizenbayan‘ın davetiyle katılmak hem işlerini takip ettiğim kadınlarla tanışmamı, hem de hikayelerinden ilham almamı sağladı. Hemen hemen hepsinin anlattıklarında dikkatimi çeken bir kelime vardı: “alışmak”. Kendi işini yönetmeye, uzun çalışma saatlerine, fiziksel ve ruhsal sınırların aşılmasına alışmak değildi bahsettikleri; bahsedilen şey birlikte çalıştıkları insanların bir kadınla çalışma fikrine alışmasıydı. Döküm atölyelerinde, kumaş depolarında, bir mekan açmak için gerekli izinleri alırken girilen bürokrasi çarkında karşındaki insanın seni ciddiye almaması, sana sürekli işini öğretmeye çalışması, seninle para konuşmaması, yanında mutlaka bir erkek araması, hatta kimi zaman açık açık “Ablacım bu işler size göre değil” diye kestirip atması hiç istisnai durumlar değil. Kadınların varolabileceği alan toplumun zihninde o kadar net bir şekilde belirlenmiş ki, o sınırların içinde kalmadığınızda bölgeci bir tavırla sizi uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Ama karşılarında bir işi yapmaya karar vermiş ve bunun için artık yola çıkmış birini bulduklarında, zamanla, size “alışıyorlar”. Ürettikleriyle varolurken temas ettiği insanları değiştiren, onları kadınların her alandaki varlığına alıştıran, gündelik hayatın en ufak detaylarına sinmiş cinsiyet eşitsizliğiyle mücadele etmeyi nefes almak gibi doğal bir pratik haline getirmiş bu ilham verici kadınlarla tanışın haydi. / shewears.eastpak.com

Kaynak: http://manyetikbant.me/shewears-tour-istanbul-2016/